SAFRAN YAĞI

SAFRAN DER'Kİ


Ben şifalı otların kraliçesi 'safranın' özüyüm.
Ben insanların gözdesiyim.
Sağlığa, mutluluğa dost, hastalığa, strese düşmanım.
Sağlıklı bünyelerin/bedenlerin mimarıyım
Sağlığınızın nöbetçi doktoruyum.
Ben senin sağlığının koruyucusuyum

Safran Abla
Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla

SAFRAN ABLA

BİLGİ SAYFALARI

KANTARON YAĞI

ALABALIK YAĞI

SUSAM YAĞI

TATLI BADEM YAĞI

PORTAKAL KABUĞU YAĞI

FITIK BEL BOYUN AĞRI

BİTKİLERİN KRALİÇESİNDEN

ŞİFA DAMLALARI
SAFRAN YAĞI - SAFRAN ÖZÜ-EXTRANT

GENEL BİLGİ:
Safran yağı; Safran bitkisinin mucizevi özelliklerinden den daha etkin bir biçimde faydalanabilmek için elde edilmiş olan uçucu bir yağdır (Aromaterapik Yağlar). Bu haliyle, safran baharatının özelliklerini yoğunlaşmış bir biçimde bünyesinde barındıran safran yağı; yoğunlaşmış kineol, linalool, limonen, geraniol ve çeşitli karotenoidler gibi birçok farklı uçucu asit bileşimleri ile kalsiyum, magnezyum, potasyum, selenyum, A vitamini E ve C vitaminini içermektedir.

A, C, E vitaminleri ile selenyum iyi bir antioksidan (Antioksidan madde: Yağların oksidasyonunu yavaşlatan maddeler. Oksidasyonlanma ile oluşan molüküler yapılar olan "RADİKALLER" ile savaşan maddeler Vücuddaki kimyasal süreçte oluşan oksitlenme ile damar yağlanması gibi ortaya çıkan serbest radikallerin meydana gelmesini önleyen ve onlarla savaşan bileşimler, mineral yapılar) olmasından dolayı; vücudun metebolik faaliyetleri sonucu ortaya çıkan serbest radikallerin (Zararlı maddeler. Hidrojen peroksit gibi.., Besinlerin yüksek sıcaklıkta işlenmeleriyle oluşan lipit peroksit gibi. Bunlar vücudun yaşlanmasına, kemiklerin zayıflamasına, saç ağarmasına ve dökülmesine, cildin yaşlanmasına- kırışmasına- matlaşmasında, kalp krizi riskinin artmasında, farklı kronik dejaratif rahatsızlıklarda, eklem ağrılarına, ve değişik kanser türlerinin oluşmasında etkin rol oynayan maddelerdir) oluşumunu engeller.

Bitkilerin kraliçesi konumundaki safrandan etkin bir biçimde daha iyi ve daha hızlı neticelere ulaşabilmek adına geliştirilen safran yağı; vücudun dışından tropik etki elde etmek için kullanıldığı gibi, sıvı ile karıştırılarak vücud içi / organlar arası yayılımı için sindirim sistemi yoluyla da kullanılabilir.

Tarih boyunca çok pahalı olmasının yegane sebebi, içeriğinde başka bitkilerde olmayan yada az miktarda bulunan bileşiklerin, maddelerin ve minerallerin; "kıvamında" bir oransallıkla oluşmuş kompleks yapılanmaları teşkil ediyor olmasıdır. Bu yaklaşımdan hareketle, "içeceklerde, yiyeceklerde ve müstakil ilaç olarak kullanılmasının birinci sebebi vücuda kuvvet kazandırmasıdır" denilebilir.

Şifa amaçlı sıvı ile olan karışımlarına, tarihsel geçmişinde "Sıvı Güneş" olarak nitelendirilmesinin başlıca nedeni, bu yolla özelliklerini insanlara çok iyi yansıtmasındandır. Güneş gibi insanlara pozitiflik yüklemesindendir. Kapalı havada açan Güneş gibi. Güneş giren eve doktor girmez inancının safrana tezahürü denilebilir.

Bu etkin özelliğinden dolayı Safran baharatı, Tarih boyunca (şimdiki buluntulara göre kullanılmaya başlandığı tarih M.Ö. 3000'li yıllar) fiziksel rahatsızlıkların tedavileri yanısıra; ZİHNİ açmak ve boşaltmak, Bedeni rahatlatmak, Sinir sistemini sakinleştirmek, Ruhsal dinginliği artırmak için kullanıla gelmiştir. Rahatsızlıkları iyi gelmesi bir yana bırakıldığında bile; insan yaşamına konfor getiren özelliklerini bronşları gevşeterek rahat nefes alımını (Nefes darlığı çekenler, astımlılar için rahat yaşam) temin etmesi ilede pekiştirir. Nefes darlığına engel olur. Astımlılara faydalıdır

Harici kullanımlar, genellikle lokal müdahele gereken uygulamalarda (cilt bakımı, saç bakımı gibi) öne çıkarken vücud içi kullanımlar /sindirim sistemi ile yapılan kullanımlar, Safranın yapısında bulunan etkin maddeleri, mineralleri ve seçkin özelliği olan Flavonoid (Casus madde. Safrana rengini veren Krosin -Crocin, boya maddesi içeriğinde yer alır) madde özelliklerini süzülmeden / emilime uğranmadan organlara direk ulaştırmak amacı öne çıkar.

İlki (saf yada sıvı-krem ile harmanlanarak sürmek) cild ve vücud düzeyindeki rahatsızlıkları hedef almışken, ikincisi (sıvı ile sindirim yoluyla almak) Organlardaki dengelemeleri, iyileştirmeleri, kan ve sinir sistemindeki dengeleri, mikro seviyedeki kanser hücrelerini tespiti ve yok etmeleri hedeflemektedir.

Bir gram safranın kendi ağırlığının 100.000 katı büyüklüğündeki sıvıyı (yapısında 'Flavonoid - ajan madde' barındıran krosin boyar maddesi) boyayabilme özelliği, onun tüm organlara en kılcal yerlerden geçebilme / sirayet edebilme imkanını sağlamıştır. Krosin boyar maddesinin nano seviyesindeki mikro- tanecik yapısındanda anlaşılacağı gibi; onu her yere sızan "ajan madde - Flovonoid" profiline sahip, özündeki etkin maddeleri engele takılmadan yayan yağın/extarantın sahibi bir bitki yapmıştır.

Harici uygulamalarda ektrastın yağ kökenli olmasından dolayı, deri üstünden hücrelere 'ozmatik' işleyişle (ozmoz: maddelerin az yoğun ortamdan çok yoğun ortama, seçici geçirgen bir mebrandan / zardan geçmesi) geçişler yaparak işlevini yerine getirir. Hücre sıvısından daha az yoğun olan safran yağı, muhteviyatında bulunan yarar maddeler, mineraller, yağlar tam doz olarak olmasada (Ciltte kalan ve uçan yağlar dışında. Uçucu yağlar içerdiğinden) deri altına rahatca sirayet eder. Bu özelliği ile saç köklerini, cilt hücrelerinin beslenmesini, ölü hücrelerin ayıklanmasını, akne gibi cilt istenmeyenlerini tedavi eder.

"ÖNLEYİCİ TEDAVİ" olarak safran ve safran yağı: Kullanım seçimi / uygulama seçimi yapılırken cilt altı ve üstü uygulamalar (saç, cilt, sivilce..gibi) için safran yağ extrantı, vücud içi uygulamalar içinse (özel bir durum yoksa) yağı extrantı kullanma yerine, 'safran baharatının' direk olarak dahil edildiği sıvlarla olması tercih edilmeli. Safran baharatının sıvı içinde (çay, ballı çay, tarçınlı çay, sütlü çay,... gibi kullanımlar hem bir şey içme boşluğunu doldurrken, sağlığa peryodik vakit ayırma alışkanlığınıda birlikte getirir. Böylece bünyeye düzenli takviye, tedavi uygulanmış olur) bünyeye dahil edilmesi, sistematik 'tedavi seansı' alışkanlığı beraberinde getireceği gibi 'safran baharatının' bütününden yararlanma olanağınıda verir. Safran alımında kullanılacak sıvı ve katkı malzemeleri seçimi (Süt, tarçın, zencefil, bal,.....) size ayrıca ihtiyaç olan farklı mineralleri düzenli almanızı sağlayacağından çok daha faydalı hale gelecektir. Yaşam formumuza "ÖNLEYİCİ TEDAVİ" uygulaması olarak dahil etmiş oluruz.

SAFRAN YAĞININ (Extrantının) SAĞLIĞA FAYDALARI - KATKILARI

KALP SAĞLIĞI, KAN DENGESİ, YÜKSEK TANSİYON, KAN BASINCI ÜZERİNE ETKİLERİ:

Potasyum açısından zengin olan Safran bitkisinden elde edilen safran yağı, KAN BASINCINI sağlıklı seviyede (dengede) tutulmasını sağlayarak, KALP SAĞLIĞINA regülatörlük yapar.

Kan basıncını düzenlemesi, kan hücrelerini beslemesi dolaysıyla iyi bir TANSİYON düzenleyicisi durumunda olduğundan YÜKSEK TANSİYONU önler. Gerek Safran çayı (1 fincan 7-8 adet / 0,06 gr - 60 mg safran baharatı, 1 fincan içine 1-2 damla safran yağı) düzenli alındığında TANSİYONU dengede tutar.

Kan hücrelerinin çoğalmasına katkıda bulunması yanı sıra içeriğinde bulunan DEMİR faktörü ile KAN hücrelerinin daha fazla OKSİJENLENMESİNİ, oksijenlen taşıyıcılığı ve depoluğu görevini üstlenerek sağlar.

Antioksidan (yağların oksidasyonunu yavaşlatan maddeler. Oksidasyonlanma ile oluşan molüküler yapılar olan "RADİKALLER" ile savaşan maddeler) Antioksidan, etkin maddeleri ile KANIN TEMİZLENMESİNE yardımcı olur. (Antioksidan madde: Vücuttaki kimyasal süreçte oluşan oksitlenme ile ortaya çıkan serbest radikallerin -ör: damar yağlanması- meydana gelmesini önleyen ve onlarla savaşan)

Radikal madde: Vücuttaki hücreler ve yemek-solunum yoluyla giriş yapan hücreler - bileşimler parçalandıktan sonra büyük değişikliklere uğrar. Bu değişikliklere yol açan molüküler yapılara serbest radikaller denir. Hidrojen peroksit gibi.., Besinlerin yüksek sıcaklıkta işlenmeleriyle oluşan lipit peroksit gibi. Bunlar vücudun yaşlanmasında, kemiklerin zayıflamasında, saç ağarmasında ve dökülmesinde, cildin yaşlanmasında - kırışmasında ve matlaşmasında, kalp krizi riskinin artmasında, farklı kronik dejaratif rahatsızlıklarda, eklem ağrılarında, ve değişik kanser türlerinin oluşmasında etkin rol oynayan maddelerdir. Kronik dejeneratif hastalık: oluşumunda tümör, travma veya yangı / iltihaplanma - yabancı maddelere karşı vücudun tepkisi- gibi etkenler bulunmayan dejenere olmaya / dejenerasyona bağlı hastalıklar.

1 fincan sıcak suya 7-8 adet (0,06 gr - 60 mg) safran baharatı yada 1-2 damla safran yağı karıştırılarak yapılmış olan çay düzenli alındığında Antioksidan özelliklerden yararlanmayı sağlar.


KAN ŞEKERİ ÜZERİNE ETKİLERİ:

Safran yağının bünyesinde bulunan uçucu bileşikler ve asitler KAN ŞEKERİNİ dengede tutar. Bu bileşikleri kan şekeri salgılanmasını sağlayarak, 'kan şekeri düşme' riskini ortadan kalkmasına yardımcı olur.

Ağızdan küçük miktarlarda alındığında , uçucu bileşikler ve asitler vücuttaki kan şekerinin salgılanmasını sağlar.

1 fincan sıcak suya 1-2 damla safran yağı karıştırılarak yapılmış olan çayın düzenli olarak kullanılması, kan şekeri düzeyinin dengede tutulmasına yardımcı olur.


CİLT SAĞLIĞI, HÜCRE YENİLENMESİ ÜZERİNE ETKİLERİ:

CİLT BAKIMI ve SAĞLIĞI: Safran yağının içeriğinde bulunan etkin maddeler cilt ve vücud sağlığı içinde çok önemlidir. Cildin temizlenmesi, genç kalması, ölü hücrelerin temizlenmesi, matlığın giderilmesi yanı sıra yaralar ve istenmeyen lekeler içinde önleyici ve tedavi edici özellikleri beraberinde sunar.

Safran yağının içeriği CİLT sağlığı açısından önemli maddeler, bileşikler içerir. Hücrelere nüfuz ederek besleme özelliğinden dolayı deri dokusuna ait hücreleri dolgun ve canlı tutar. Dolgun hücrelerde, bedenin pürüzsüz ve yumuşak cilt dokusuna kavuşmasını sağlar.Cildin temizlenmesi, pürüzsüz bir yapıya kavuşması ve genç kalması için safran cilt maskelerinde kullanılır.

Antifungal (Anti Mantar. Mantar tedavisinde kullanılan ve Farmokolojik Ajanlar olarak nitelendirilen etkin madde) içeriğinin vermiş olduğu özelliği ile ciltte istenmeyen görüntüler oluşturan AKNE, LEKE ve SİYAH NOKTALARIN tedavisini direk uygulama yada maske uygulamaları ile yerine getirir.

Çok yönlü bir bitki olan Safranın özünden elde edilmiş olan safran yağı; Kaplıcalarda, Detoks Kürlerinde DETOKSİFİKASYON (Tosin maddeleri vücuddan atma / temizleme) ve benzeri tedavilerin katkı yada aktif / etkin maddesi olarak kullanılır.

4-5 damla safran yağı küvet suyuna yada yıkanma suyuna karıştırılarak duş (Lif ile ovma eşliğinde yedirilerek) alındığında DERİ SAĞLIĞINI koruduğu gibi, Deriyi temizleyerek yumuşamasını sağlar. (Büyük İskenderin Antideprasyon ve Detoksifikasyon özellikleri nedeniyle seferlerinde yanında götürdüğü ve Safran Kürü yaptığı bilinmekte)


CİLTTE OLUŞAN YARA yada DÖKÜNTÜLER ÜZERİNE ETKİLERİ:

Şaşırtıcı tedavi edici ve iyileştirici özelliklerinden dolayı bu yağ vücuttaki yaraları ve yaraları tedavi etmede etkilidir. Küçük yaralar üzerine, yara tedavisi için kullanılan merhemle karıştırılarak kullanılabileceği gibi, merhemsiz tedavilerde bir damla (yara büyüklüğüne bağlı) safran yağı, antiseptik malzeme ile karıştırılarak yara üzerine sürülür. (günde bir kez yeterlidir)


SAÇ BAKIM ve SAĞLIĞI ÜZERİNE ETKİLERİ:

SAÇ KAYBINI ÖNLER: Saç köklerini ve saçların dokusunu güçlendirir, saç teli matlığını giderek canlılık katar. Besleyici özelliğinden dolayı saç köklerini ve saç yapısını güçlendirerek saç dökülmelerinin, saç kırılmalarının, saç bölünmelerinin, saç çatallaşmalarının önüne geçer. Kırılmış, bölünmüş saç tellerini onararak güçlü saç yapısını gerçekleştirir.

SAÇ SAĞLIĞINA FAYDALARI: Safranın sağlığa diğer faydaları yanında saç sağlığına da katkıda bulunmaktadır. Saçların sağlıklı şekilde büyümesine yardımcı olabilir. Safran ve meyan kökü süt ile karıştırılarak saçların döküldüğü kısma uygulandığında saç çıkmasını teşvik eder. Bunun yanında var olan saçların dökülmesini azaltarak kellik sorununu ortadan kaldırabilir.

SAÇ SAĞLIĞI için UYGULAMA: Saçta kök beslemesini ve saç telleri üzerindeki onarıcı, besleyici özelliğini yerine getirebilmesi için bir başka deyişle saç tedavi seansını tamamlayabilmesi için saç kremine katılarak (yada şampuna katılarak) kullanılır. Eğer şampuan yada kem kullanılmıyorsa / kullanılmayacaksa yeterli miktardaki durlama suyuna karıştırılarak kullanılır.


KANSER ile MÜCADELE SAFHASI ÜZERİNE ETKİLERİ:

Safran bitkisinde bulunan Crocin (Krosin / Safran baharatına Kırmızı rengini veren madde), Safranal ve Picrocrocin adlı maddeler ANTİ KANSER etkisiyle kanserli hücrelerin büyümesini engel olduğu gibi tümörlerin küçülmesine neden oluyormuş. Safrana rengini veren Krosin (Crocin, boya maddesi) maddesi güçlü bir FLAVONOİD (Ajan madde) kaynağı olduğundan, kanserli hücre oluşumları daha başlangıçta tespit edilip tümörlü hücreye nüfus edilerek mücaadele başlatılıyormuş.

Bu nedenle; kanser hastalığının önü alınamaz yayılışına engel olabilmek için direk ilaçların yanısıra kanser ajanlığı yapan "anti kanser" özellikli bitkisel özlere dayalı ürünler üzerinde çalışmalar yoğunlaştırılmış.

Çözüm arayışlarını kapsayan bu bilimsel araştırmalar, SAFRAN ÖZÜ ve etkin-aktif bileşenlerinin anti kanser ilacı Cisplatin'in ve diğer ilaçların yan etkilerini azalttığını ortaya koymuş. Adından bu bulgu ışığında farklı uygulama metodları klinik safhalarda kullanılmaya başlanmış.

Uygulamalar sırasında görülmüş ki, ana ilacın tek başına yapamadığı pozitif yönlü varyasyonlar, safranın katkısıyla açığa çıkıyor. Ana ilacın yan etkilerini azaltmasının yanı sıra tümörleri küçülttüğü ve bunun pratiğe yansıması olan tümörlerin yayılma eyleminin azaldığı gözlenmiş. Sonuç olarak, safranın kanser hücreleriyle savaştığı bilimsel kabul görmüş. Makalelere konu olup alternatif tıp kategorisinde destek ilacı olarak tavsiye edilmiş.

Safran bitkisinde bulunan Crocin (Krosin / Safran baharatına Kırmızı rengini veren madde), Safranal ve Picrocrocin adlı maddeler ANTİ KANSER etkisiyle kanserli hücrelerin büyümesini engel olduğu gibi Tümörlerin küçülmesine neden oluyormuş.

Safrana rengini veren Krosin (Crocin, boya maddesi) maddesi FLAVONOİD (Ajan maddeler) içerdiğinden mikro seviyedeki kanser oluşumları (belki daha ilk hücre iken) "ajan maddece" tespit edilmesi, kanserli tümör hücresine nüfus etmeyle bitiyormuş.

Safran içindeki bu "ajan maddeler" Safranal ve Picrocrocin adlı bileşimler, nüfüs ettikleri kanserli tümör hücrelerini, kendilerini önemli kıldıran ANTİ KANSER özelliklerine yaraşır bir biçimde; büyümelerini engelleyip eritmeyi başlıyormuş.

Ancak, Dünya'da üretilen safran miktarının yeterli olmamasının yanı sıra, çok pahalı bir madde olması araştırma yapma çalışmalarını sınırladığı gibi, kullanım sahasını da daraltmakta dolaysıyla ilaç yapımcıları için cazip mamül bir ürün olmaktan çıkmakta.

Yılın bir ayında ürün vermesi özel iklim, hava, toprak gibi istekleri, ilaç etkin hammaddesi olarak, "ilaç sanayisinde" kullanılması öteleyen başka bir handikaptır. Bu nedenle seralarda yılın her zamanında yetiştirme araştırmaları ilaç devlerinin ülkelerinde (ABD, Almanya, Japonya, Fransa, ..gibi) çalışmalar yapılmaktadır.


LENF SİSTEMİ, FİL HASTALIĞI, LENF DÜĞÜMLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ:

Lenf sıvısının (Lenfatik sistem; Hücrelerin içinde bulunduğu sıvı ve hücreler arası artık maddeleri toplayıp toplar damara zerk eden damar yapılanması. Lenf taşıma sistemi ikinci dolaşım sistemi olarak tanımlanır) kontrolsüz kana karışma düzeyini dengelemesinden dolayı vücutta;

Stres, sertlik, kasılma, fiziki yorgunluk, korku, şok, hareketsizlikle ortaya çıkabildiği gibi Lenf damar sisteminin aktarımları sırasında "Lenf Düğüm" Noktalarının tıkanması ile oluşan BEZECİKLERİN (Düğüm noktalarının şişmesi) oluşmasını engeller.

Vücud yüzeyine haftada bir kez yapılacak 'safran yağlı' masaj bu sorunların ortadan kalkmasına yardımcı olur.

Lenf sıvısının yada dolaşım sisteminin tempoya kavuşması nedeniyle Rahim hareketlerinde olan hızlanma, Lenfatik (Lenf sıvısını düzenleyen sistem. Aşırı bozulması Lenfödem / Fil hastalığı gibi varyasyonlara gider) bozukluğuna sahip kadınların sancılı aybaşlarını kolaylaştırır.

Belli peryotlarda alınan bir fincan safran yağı damlatılmış yada safran baharatından yapılmış çay bu soruna faydalı olur.


KİLO ve SİNDİRİM SİSTEMİ ÜZERİNE ETKİLERİ:

Safran yağı; iştahı (aşırılığı) bastıran serotonin salımını artırdığından yenilen yemek miktarına sınırlama getirmektedir. Yenilen yemek miktarını ayarlamaya (tokluk hissi veren salgı salınımı ile) bünyesel bir oto-kontrol getirmektedir. Serotonin maddesini içeriğinde barındıran safran baharatı ve safran yağı yeme duygusunu asgari seviyeye düşürürerek yeme isteğini normal seviyelerde tutar.

Hanımların kilo almasına neden olan faktörlerden biri de duygusallık olduğundan kötü psikolojik duyguları yok edici, rahatlatıcı, antidepresif, mutluluk verici özelliği olan maddeleri bünyesinde barındıran 'safran yağı' bu duyguyu frenler. Dolaysıyla yeme arzusu körelmiş, iştah duygusu ortadan kalkmıştır.

Safran yağını gıdalarda bir kaç damla olarak kullanarak yemek yeme arzusunu önlenecek ve iştah kapatacaktır. Daha fazla yemek yemenizi, gerekesiz açlık hissini ve dürtüsünü öldürecektir.

Etkili antioksdian özelliğinden dolayı BAĞIRSAK hareketlerini artırarak HAZMI kolaştırır. Gaz söktürür. Kabızlık sorununun giderip sindirim sistemine ahenk getirir.Yemeklere katkı olmasının sebeplerinden biride mide ekşimesini önlemesidir.

Safran yağı; Kilo vermeyi kolaylaştıran bir rol oynar. Metebolizmanın çalışkan hale sokulması sindirim sisteminin ahenge kavuşmasını sağlar. Sindirim sisteminin sağlıklı olması kalori yakımının hızlanması, yağlanmanın minumum seviyelere gerilemesini beraberinde getireceğinden, KİLO VERMEYİ daha mümkün kılar.


KARACİĞER SAĞLIĞI ÜZERİNE ETKİLERİ:

Enzimlere direk müdahelesi olması ve hücreleri yenilemesi dolaysıyla Karaciğer spazmlarını önlemesinin yanısıra ve işlevlerinin dengelenmesine katkısı vardır


KOAH, ASTIM, NEFES DARLIĞI ÜZERİNE ETKİLERİ:

Safran yağının efes açıcı ve balgam söktürücü özelliği yanı sıra bronşları esnekleştirdiğinden nefes alma sorunu yaşanan ASTIM gibi hastalıklarda ve Kronik Bronşitte de fayda sağlar. Boğmaca hastalığına karşı etkin bileşimler içerir.

Safran yağının, hafiften başlayarak artan bir tempo ile ağız+burun yoluyla 8-10 defa solunması nefes yollarını, bronşları esnekleştirecek nefes almayı kolaylaştıracaktır. Safran yağının bir bardak (200-250 ml) suya 1-2 damla karıştırlarak kullanılması sindirim yollarını, boğazları temizlemeye, balgamı sökmeye, mukusun (Boğazı saran yapışkan salgı. İçeriğinde antiseptik bileşimler bulunur. Solunum yoluyla vücuda giren tozları, bakterileri yakalar. Mukus katılaştığında bu işlevlerini yerine getiremez olur) yumuşak kalmasına yardımcı olur.


GÖZ SAĞLIĞI ve SARI NOKTA ÜZERİNE ETKİLERİ:

Safran yada safran yağı damlatılmış çaylar; iş kollarının zorluklarına, yaşam formlarına bağlı olarak çeşitli seviyelerde ortaya çıkan yıpranma ve yaşlılık belirtileri ile paralellik gösteren GÖZ KASLARINDAKİ deformasyonu, dejenerasyonu azaltır. Görmeyi keskinleştirir.

Sistematik biçimde alınan safran katkılı çaylar, sıvılar ; sessizce ilerleyerek ortaya çıkan, geri dönüşü olmayan ve önü alınmazsa mutlaka körlükle sonuçlanan SARI NOKTA göz hastalığının ilerleyişini durdurur ve tedavisinde fayda sağlar. (Günlük 1 fincan içine 1-2 damla safran yağı)


STRES, RUH SAĞLIĞI ÜZERİNE ETKİLERİ:

Sakinleştirici, spazm çözücü ve sindirimi kolaylaştırıcı etkilerinden dolayı mide rahatsızlıkları için kullanılmaktadır.

Safran ihtiva ettiği bileşenler ile DEPRASYONA neden olan ASİT dengesinin bozulmasına engel olur. Dolaysıyla dingin bir yapıyı temellendirerek RUH SAĞLIĞINI sağlar. RUH SAĞLIĞI konusunda yaygın olarak kullanılmasının en önemli nedeni ANTİDEPRESAN özelliğini içeriğinde taşımasıdır.

Sıvılar aracılığıyla düzenli alınan safranın; Ruh ve beden dinginliği sağlaması kişide pozitiflik hissettirme özellliklerinden ötürü, tarih boyunca sağlık-şifa işleriyle uğraşan hekimlerce SIVI GÜNEŞ olarak tanımlanmasına sebep olmuş. ("Güneş giren eve hekim girmez" deyimini çağrıştıran tanımlama)

Safran yağı vücuda serotonin salgılar ve depresyon ve kaygı ile savaşmaya yardımcı olur . Aynı zamanda iyi uykuyu teşvik eder ve uykusuzluğun durumunu tedavi eder . Safran yağı da uykusuzluğun belirtilerini tersine çevirdiği bilinmektedir .

Safran yağı; Kilo vermeyi kolaylaştıran bir rol oynar. Mete raberinde getireceğinden, KİLO VERMEYİ daha mümkün kılar.


ALZHEMİER ve TÜREVLERİ ÜZERİNE ETKİLERİ:

Hücreleri yenilemesi, Kan hücrelerini oksijenlendirmesi bileşiminde bulunan etkin maddelerden dolayı ALZHEMİER hastalığına pozitif yönde katkısı vardır.

Düzenli olarak alınan safran çayı bu sistemler üzerinde etkili olur. (Günlük 1 fincan içine 1-2 damla safran yağı)


AFRODİZAK, CİNSELLİK ÜZERİNE ETKİLERİ:

Bir afrodizyak olan safran yağı, menstrüel ve adet öncesi krampları kadınlar arasında rahatlatmaya yardımcı olur.Ayrıca erkeklerde doğurganlığı artırır ve yönetim prematüre boşalması için kullanılabilir.

Düzenli alındığında kan basıncını düzenlemesi ve antidepresif özellikleri taşıması dolaysıyla Afrodizyak etkisi gösterir.


HAMİLE KALMA / GEBELİK ÜZERİNE ETKİLERİ:

Safran yağı; rahimde yer alan yumurtaların gelişmesine yardımcı olması ile hamile kalmayı kolaylaştırmaktadır.

UYARI : Hamile kalındıktan sonra adet-kan söktürücü özelliğinden dolayı safran kullanılmamalıdır.


ANTİSEPTİK ve ANTİOKSİDAN ETKİLERİ

Safran yağı; Bünyeye nüfüs etmiş olan TOKSİN ve zararlı kimyasal maddelerin tutunmalarını zorlaştırdığı gibi etkilerinide azaltır. Dolaysıyla Hücre sağlığını korur. Sayısını artırır.

Çok yönlü bir bitki olan Safran Kaplıcalarda, Detoks Kürlerinde DETOKSİFİKASYON (Tosin maddeleri vücuddan atma / temizleme) ve benzeri tedavilerin katkı yada aktif / etkin maddesi olarak kullanılır. Aynı şekilde haftada bir küvet suyuna karıştırılacak 4-5 damla safran yağı, DETOKSİFİKASYON (Tosin maddeleri vücuddan atma) işlemini gerçekleştirecektir.

Antioksidan (yağların oksidasyonunu yavaşlatan maddeler. Oksidasyonlanma ile oluşan molüküler yapılar olan "RADİKALLER" ile savaşan maddeler) Antioksidan, etkin maddeleri ile KANIN TEMİZLENMESİNE yardımcı olur. (Antioksidan madde: Vücuttaki kimyasal süreçte oluşan oksitlenme ile ortaya çıkan serbest radikallerin -ör: damar yağlanması- meydana gelmesini önleyen ve onlarla savaşan)

Radikal madde: Vücuttaki hücreler ve yemek-solunum yoluyla giriş yapan hücreler - bileşimler parçalandıktan sonra büyük değişikliklere uğrar. Bu değişikliklere yol açan molüküler yapılara serbest radikaller denir. Hidrojen peroksit gibi.., Besinlerin yüksek sıcaklıkta işlenmeleriyle oluşan lipit peroksit gibi. Bunlar vücudun yaşlanmasında, kemiklerin zayıflamasında, saç ağarmasında ve dökülmesinde, cildin yaşlanmasında - kırışmasında ve matlaşmasında, kalp krizi riskinin artmasında, farklı kronik dejaratif rahatsızlıklarda, eklem ağrılarında, ve değişik kanser türlerinin oluşmasında etkin rol oynayan maddelerdir. Kronik dejeneratif hastalık: oluşumunda tümör, travma veya yangı / iltihaplanma - yabancı maddelere karşı vücudun tepkisi- gibi etkenler bulunmayan dejenere olmaya / dejenerasyona bağlı hastalıklar.

1 fincan sıcak suya 7-8 adet (0,06 gr - 60 mg) safran baharatı yada 1-2 damla safran yağı karıştırılarak yapılmış olan çay düzenli alındığında Antioksidan özelliklerden yararlanmayı sağlar.


YAN ETKİLERİ, SAKINCALI KULLANIMLAR..

UYARI : Hamilelerin, Böbrek hastalarının kesinlikle kullanmaması gerekir. Hamile kalındıktan sonra adet-kan söktürücü özelliğinden dolayı safran kullanılmamalıdır.

Etkin maddelerinin yoğun olmasından dolayı, yemeklere katma yoluylada olsa, kullanma dozu sürekli kullanımlarda günlük 1 gr (150 Adet Safran) geçmemeli. Vucud sağlığını koruma amaçlı kullanımlarda verilen ölçülere uyulmalı.

Etapsal ve sağlık esaslı geçici kullanımlarda verilen tariflere yapılacak ilaveler %20'i geçmemeli. Çok kısa süreli extra kullanımlarda ve kilo fazlası olan vücudlar için kullanımlarda doz miktarlar artışları %30'u geçmemeli.


son

HARİCİ UYGULAMALARDA SAFRAN YAĞI

SAÇ BAKIM ve SAĞLIĞINDA SAFRAN YAĞI UYGULAMASI:

SAÇ KAYBINI ÖNLER: Saç köklerini ve saçların dokusunu güçlendirir, saç teli matlığını giderek canlılık katar. Besleyici özelliğinden dolayı saç köklerini ve saç yapısını güçlendirerek saç dökülmelerinin, saç kırılmalarının, saç bölünmelerinin, saç çatallaşmalarının önüne geçer. Kırılmış, bölünmüş saç tellerini onararak güçlü saç yapısını gerçekleştirir.

SAÇ SAĞLIĞI için UYGULAMA: Saçta kök beslemesini ve saç telleri üzerindeki onarıcı, besleyici özelliğini yerine getirebilmesi için bir başka deyişle saç tedavi seansını tamamlayabilmesi için saç kremine katılarak (yada şampuna katılarak) kullanılır. Eğer şampuan yada kem kullanılmıyorsa / kullanılmayacaksa yeterli miktardaki durlama suyuna karıştırılarak kullanılır.

Saç Sağlığına Faydaları: Safranın sağlığa diğer faydaları yanında saç sağlığına da katkıda bulunmaktadır. Saçların sağlıklı şekilde büyümesine yardımcı olabilir. Safran ve meyan kökü süt ile karıştırılarak saçların döküldüğü kısma uygulandığında saç çıkmasını teşvik eder. Bunun yanında var olan saçların dökülmesini azaltarak kellik sorununu ortadan kaldırabilir.

Meyan kökü (1 yemek kaşığı 15-20 gr) ve süt (2 su bardağı 4-500 ml) karışımına, 2-3 damla safran yağı katılarak elde edilen sıvı, saçlara uygulandığında saçların döküldüğü bölgelerde etkinlik göstererek yeni saç çıkmasına mevcut saçların gürleşmesine dolaysıyla saçların dökülerek kelliğin oluşmasını engeller.

Kremli yada şampuanlı kullanımlarda; 2-3 damla safran yağı kreme yada şampuana katılarak kullanılır. Safran yağlı krem; saç diplerine nüfus edecek biçimde tatbik edilir. Safran yağlı krem, özellikle saç dipleri için 5 dakika kadar yumuşak hareketli masaj ile yedirilir. Bir kaç dakika sonra normal durlama işlemi yapılır.

Durulama suyu ile kullanımlarda; 3-4 damla safran yağı son durulama suyuna karıştırılarak kullanılır. Karışımlı su saç diplerine iyice nüfus edebilmesi için yavaş yavaş ve parmaklarla yapılacak masaj eşliğinde tatbik edilir. Saç diplerine ve saça iyice nüfus ettirilen 'safran yağlı su' o haliyle birkaç dakika bekletildikten sonra normal durulama işlemi yapılır.

Saç kurutmasının doğal yollarla olması gözetilmeli safran yağı tatbik edilmiş saçlar kesinlikle fön makinası (özellikle sıcak konumda. Uçucu özellik tetiklenmemeli) ile kurutulmamalıdır ki; yağ saç diplerine ve saça iyice nüfus etsin. Kuruduktan yada hafif nemli hale geldikten sonra (etkin maddeler o süre içinde görevlerini yerine getirdiğinden/ yerlerine ulaştığından) her türlü işlem yapılabilir.


CİLT BAKIM ve SAĞLIĞINDA SAFRAN YAĞI UYGULAMASI:

CİLT BAKIMI ve SAĞLIĞI Safran yağının içeriğinde bulunan etkin maddeler cilt ve vücud sağlığı içinde çok önemlidir. Cildin temizlenmesi, genç kalması, ölü hücrelerin temizlenmesi, matlığın giderilmesi yanı sıra yaralar ve istenmeyen lekeler içinde önleyici ve tedavi edici özellikleri beraberinde sunar.

Yüz dokusunu geliştirmek, deriyi sıkılaştırmak ve pürüzsüz hale getirmek için; (Cildin temizlenmesi, pürüzsüz bir yapıya kavuşması ve genç kalması için safran cilt maskelerinde kullanılır)

2-3 damla safran yağı iyice (5-10 dakika) kaynamış bir bardak suya beraberinde 4 (50-60 gr) çorba kaşığı süt tozu yada 1 bardak (200-250 ml) süt ile birlikte karıştırılır. Karışım ılık hale geldiğinde 10-15 dakika boyunca cilde masaj eşliğinde uygulanır.

Cildin temizlenmesi ve genç kalması / tazelenmesi için;

2-3 damla safran yağı bir bardak süt içinde beraberinde 1 çay kaşığı (2-3 gr) Sandal ağacı tozu ile katılır ve iyice karıştırılır. Duş sonrası bu karışım cilde masaj yaparak uygulanır. 20 dakika sonra durulanılarak uygulamaya son verilir. Uygulamanın 2-3 haftada bir tekrarlanması yeterli.

Kuru ve mat ciltlerin tedavisi için; (Eller- kollar ve yüz ölçeğindeki karışım. Tüm vücud için ölçüler iki katı olarak alınmalıdır)

5 damla safran yağı, bir yemek kaşığı (15-20 gr) Limon suyu ve bir bardak süt (200 ml) içinde iyice eritilir. 20 dakika süresince cilde tatbik edildikten sonra cilt durulanır.

Ayrı bir seçenek olarak aynı miktarlar, maske malzemesine katılarak merhem kıvamına getirilip uygulanabilir. Burada: Limon cildi temizlerken, Safran yağı bünyesindeki yağların etkisiyle cilt kuruluğunu giderir. Cilde parlaklık, yumuşaklık ve doku sıklığı kazandırır.

Akne / Kara Leke ve siyah nokta cilt bozuklukları ile sivilceler için;

1-) 4-5 damla safranyağı 4-5 adet fesleğen (3-4 gr) yaprağı ile öğütülür / mikserlenir. Meydana gelen karışım yüze yada tedavi edilecek yere sürülür. 10-15 dakika sonra yüzey temizlenir.

2-) 4-5 damla safranyağı yarım bardak ılık süt içinde beklemeye bırakılır. Safran sarı rengini saldıktan sonra karışım günde iki defa olmak üzere yüze yada istenen bölgeye sürülür

Bu uygulama akne / kara lekelerin, sivilcelerin ve siyah nokta gibi unsurların ortadan kalkmasına yardımcı olacaktır.

Cilt bakımı için stres, deprasyon, korku, endişe hallerine de iyi gelen antioksidan etkili kullanım için: (endişelerin, korkuların sinir sisteminde yaptığı negatifliği azaltır. Antidepresif özellik göstererek pozitiflik yönünde katkı sağlar. Depresif davranışların önüne geçer, şiddetini düşürür)

10-12 damla safran yağı, 26-28° seviyesindeki (bebek yıkama suyunun biraz üstü) sıcak küvet suyuna iyice karıştırılır. Beklenilmeden (uçucu yağları kaybetmeden) bu detoksal karışım içinde 20-30 dakika beklenilir. (Haftada bir yada gerek duyuldukca aralıklı olarak tekrarlanır)


son

SAYFA BAŞI- GRUP MENÜ


UYARI: bitkisel ürünler, bitki yağları ve bitki özlerinin kullanımıyla ortaya çıkması muhtemel yan etkiler ve bu etkilerden kaynaklanabilecek zararlar hakkında bilgilendirme notu.
.... Sitemiz sayfalarında yer alan bilgiler; konusunda uzman sayılan kişi ve kurumların yayınlarından derlenmekte ve ürün başlıkları altında toplanarak sizlere sunulmaktadır.
Makalelerden derlenen yazılar faydayı duyurabilmeyi, fayda sağlayabilmeyi amaçlayan bilgi içerikli yayınlardır. Dolaysıyla, bilgilendirme dışında ve bilgi verme seviyesinin üstünde kabul edilmemesi gereken detay yazılardır.
Yazılarda aktarılan bilgiler, önerilenler yada tavsiye edilen uygulamalar tedavilerde kesinlikle kullanılması önerilen REÇETE-VARİ /direktifler yazılar olarak algılanmamalıdır.
Keyfe-kader çay-tonik-katkı-bakım-masaj-tadlandırıcı... gibi kullanımların dışında kalan rahatsızlıklara çare olarak kullanmadan önce tıbbi destek aranmalı dolaysıyla doktora danışılmalıdır.
Yazılarda yer alan tavsiyelerin doğrulukları sorgulanmalıdır. Önerilen bitki ve ürünlerin gerek bitki elde ediliş yöntemleri gerekse üretimleri hakkında bilgiler edinilmelidir. Bilgiler; atadan kalma yöntemlerle alınıp-verilmemeli, bitki çeşitlenmelerindeki ve üretimlerindeki yeni gelişmeler çerçevesinde bilgilerin güncellenmesi gerekmektedir.
Yazılar daha ziyade rahatsızlıklarda fayda sağlayan yada sağlayabilecek bilgiler olarak kabul edilip, asıl tedavilere yardımcı, rahatsızlıkları önleyici, tedavileri destekleyici, vücüt değerlerini dengeleyici, eksikleri tamamlayıcı, organizmaları işlevlerine kavuşturucu, bünye bağışıklığını takviye edici, fiziksel ve mental aktiviteleri kolaylaştırıcı, vitamin ve mineral aktarıcı doğal katkıların tanıtımı olarak görülmelidir.
Doktor tavsiyesine her zaman başvurulmalı, doktor kontrolündeki tahlil sonuçlarına göre hareket edilmelidir.
Her madde ve onların sentezlenmesi ile oluşturulan en iyi ilaç bile, dozu ayarlanmadığı sürece zehre dönüşebilir.
Yılan zehiri ve diğer zehirli materyaller de ilaç yapımında kullanılıyor. Doğada en zehirli bitkilerden de ilaç elde ediliyor. Panzehir üretimlerinde de yine o maddeler kullanılıyor.
Dozu ayarlanmamış "su" da can alabiliyor. Hayatın kaynağı sayılan suyun, aşırı alımında ve saflaştırıldığında zehire dönüşüp ölümle sonuçlanabilen durumlara yol açtığı gibi, en yararlı bitkilerde her ne koşulda ve her ne tarifte olursa olsun, kontrolsüz ve aşırı tüketimleriyle vücutta yan etkiler meydana getirebilmektedir. Vücutta bazı alerjik etkilere neden olabilmektedir.
Bu nedenle her bitki fasılalı ve kontrollü olarak dikkatlice tüketilmelidir. Dikkat edilmezse, kronik rahatsızlıklar göz önüne alımmazsa, bünyede olan diğer hastalıkları, tetikleyebileceği göz önüne alınmalıdır. Eğer bu riskler hesap edilmez yada eldeki bilgilere göre hareket edilirse faydalı olan bitkiler, sağlığı etkileyen zararlı bitkiler konumuna gelebilir.
Her aşırı yüklenmeler gibi fazla vitamin alımıda organizmaya, organlara zarar verebilir. ("Ihlamur, adaçayı çok rahatlatıyor, kasları gevşetiyor" kabulü ile aşırıya kaçıldığında; en azından kalp kapakcık ve mide kapakcığı kaslarını yumuşattığı gibi cinsel organların kaslarını etkileyerek sertleşmeleri ve kasılmaları etkiler...vb..)
Bu nedenle, derlenerek yayınlanan yazılar ve tavsiyeler doktor reçetesi gibi görülmemelidir. Özellikle, kronik rahatsızlıkları olanlar doktora danışarak kullanmalıdır.
Farklı farklı hastalıklardan tedavi görenler, sürekli ilaç kullananlar, kronik hastalıklarla mücadele edenler, alerjik hassasiyeti olanlar mutlaka doktora danışmalıdır.
Özellikle, bitki yağları, extrantları, detoks halleri yoğunlaştırılmış bitki özleri olduğundan, bitki sıvısı olmaktan uzaklaşıp neredeyse ilaç konsantresi konumuna yaklaşmaya başlamıştır. (ilaç ve hap dozajlamasından elbette kat ve kat uzaktır. Ama aşırı tüketimle bu fark azalır. Organlarda olan başka bir hastalığı tetikleyebilir ya da tedavisine sekte vurabilir. Bu nedenle aşırı tüketimden ve süreklilikten kaçınmalı. Kullanıma haftada bir kez olsun ara verilmeli ve kişilerden kişilere değişse de yarar sağladığı tespit edilen oranlarda kalınmalıdır) Sürekli kullanımlar için doktora mutlaka danışmalıdır.
Sürekli kullanımlar yerine fasılalı ve aşırıya kaçmadan alınmakla yetinmeyip, vücutta fiziki değişiklikler gözlendiği gibi mental değişiklikler de gözlenmelidir.
Alerjik bünyeye, kronik rahatsızlıklara sahip olanlar ile sürekli ilaç kullananlar daha dikkatli olmalı ve bu nedenle mutlaka doktora danışılmalıdır. Kullanılan ilaçların etkisini azaltmamak, hesaplanmayan sonuçlarla karşılaşmadan bitkilerden yararlanabilmek için.

SAFRANLI YAŞAMA DAVET EDİYORUZ...

'Sağlıklı yaşama' katkımız olursa ne mutlu bize...

En pahalı baharat olması, değerinden, kıymetinden, etkisinden ve faydasından olan safran; tüm bu özellikleri göz önüne alındığında, karşılığını kat ve kat ödeyen bir baharattır.
Etkisine bakıldığında 'pahalı' kavramının göreceli olduğu anlaşılır. Safranın, 50-80 lira (4-5 $) gibi bir fiyata satılan 1 gramıyla en az 50 fincan çayı 'sağlık iksiri' olarak içebilirsiniz.
Kahvehane çayının yarı fiyatına içebilen 'safran', sizce pahalı olabilir mi? Karşılığını veremese! 'o fiyatlara' ulaşamayacağı gibi, ekimide yapılamaz.
Fiyatını saptayan faktörlerin başında; etkisinin vazgeçilmezliği, dekardan ~0,5 kg elde edilmesi ve üretimdeki meşakkatin derecesi gelmektedir.


Safran Abla

© 2018- Yapım.....Fotoğraf, Metin, Grafik M&N Safran Tasarım.