SAFRAN ÇİÇEĞİ REÇELİ

SAFRAN ve ÇİÇEĞİDEN OLUŞAN ŞİFA

Bitkilerin Kraliçesi Safranın Şifa Sunumu...
Safran ve Safran Çiçeğinden,
Bitkilerin kraliçesi Safrana yakışır Reçel..

Safran Abla

Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla Safran Abla

“BİTKİLERİN KRALİÇESİNDEN"

SAĞLIK İKSİRİ

SAFRAN ÇİÇEĞİ REÇELİ


SAFRAN BAHARATI

SAFRANLI BAL

ADAÇAYLI KEKİK REÇELİ

İHLAMUR REÇELİ

DUT PEKMEZİ

SALEP (Yöresel)



SAFRAN ÇİÇEĞİ REÇELİ

Bir tür meyve konservesi olan reçel, kahvaltıların vazgeçilmezi iken safran ve saran çiçeği reçeli aynı zamanda sağlık iksiri konumundadır.
Safran ve safran çiçeği reçeli, klasik reçel formlarının, kişi alışkanlıklarının dışında bir yapıdadır. Klasik reçel mantığı ve reçel konsepti içinde yapılmış olmasına rağmen, reçel muhteviyatında türüne bağlı olarak kullanılan ve ismini veren meyvenin yoğunluğu bulunmaz ve bulunamaz.

Safrandan kaynaklanan yararlılık derecesinin çok yukarılarda olması, beklenen sağlıksal faydaları yeteri düzeyde sağlıyor nedeniyle safran ve safran çiçeği oranı, ana ürün içinde miktar olarak az bir orana sahiptir. Ürün içinde etkinlikte oldukça yüksek paya sahipken, malzeme olarak az bir paya sahiptir.

Safranın yoğun biçimde kullanılması başta böbrek hastaları ve hamileler başta olmak üzere yan etkilere ve farklı alerjilere neden olabileceği gibi, reçelin fiyatını da çok yukarılara taşır

Klasik reçellerde olduğu gibi ürün yapımında meyve şekerinden faydalanılamaz. Kokusu, vitaminleri, yararlı bileşenleri, esansı ve mineralleri dışında, meyveden alınan tatlar, aromalar, ekşilikler safranda olmadığından şeker katkısı diğer reçellere göre biraz fazladır.

Eğer reçel yapımında fabrikasyon üretim şeker yerine pekmez, bal gibi doğal tatlandırıcılar katılırsa bu durumda organik reçel elde edilmiş olunur. Doğal bal ile meyvelerden katkısız olarak elde edilmiş eriyik (isteğe bağlı kıvamda suyu giderilmiş meyve özü) karıştırıldığında elde edilmiş olan ürün yapısı gereği organiktir. Bal az da olsa harmanlanma esnasında ısıl işlemden geçtiğinden bal vasıflarından bazılarını yitirmiştir. Şeker yerine tatlandırıcı olarak kullanılan pekmez, yapım aşamasında tamamen kaynatıldığından, harmanlanma aşamasında maruz kaldığı ısıl işlemden etkilenmez ve özelliklerini korumaya devam eder.

Bal ve pekmez ısıl işlemin ardından belki de kendileri ile tamamen zıt yapıda ve farklı tatlara sahip ürünlerle harmanlandığından bal ve pekmez, bir karışımın parçaları haline gelmiştir. Her ne kadar muhteviyatlarında bulunan vitamin, mineral, bileşik ve enzimleri karışıma taşısalar da artık katıldıkları ürünün tatlandırıcıları, kıvam artırıcıları ve zenginleştiricileri olmuştur.
Karışım sonrasında özelliklerini tamamen korusalar da bal ve pekmez ürünün bir karışımı haline gelmiştir. Bu nedenle "ballı elma, pekmezli vişne" gibi isimlerle anılma yerine, organik reçel olarak adlandırılmaları kestirmece bir çözüm olarak kullanılır olmuştur.

Safranlı reçeli, her ne kadar doğal ürünlerle katkısız olarak elde edilmiş olsa da; şeker pancarından elde edilen şeker ile yapıldığından reçel kategorisinde yer almaktadır. (Şekerle tatlandırıldığından olsa olsa doğal ve katkısız sınıfında olur ama yine organik olamaz) Organik safran reçeli sınıfında yer alan ürün "SAFRANLI BAL" olarak listelerde yerini almıştır. Isıl işlemsiz olarak safran katılımı ile ortaya çıkan ürün çam, çiçek, kestane ballarının doğal halidir.

Safranın kavanozlara aktarılan süzme bal içersin de yaklaşık 30-40 bekletilmesi ile elde edilen bu ürünü bu süreç içinde aromasını, minerallerini, vitaminlerini ve rengini tamamen bala aktarmaktadır. Konu ile geniş bilgiyi "safranabla.com" sayfasından takip edebilirsiniz.

Safran çiçeği reçeli; reçelden öte safran sağlık iksiri konumunda olan safran reçeli, farklı yollardan safran sağlık dünyası ile bünyeyi tanıştırmak amacı taşımaktadır.

Ev yapımı reçelde nişasta, kıvamlaştırıcı, tatlandırıcı, renklendirici gibi ürünler kullanılmadığından, bu katkılarla oluşan ya da katkıların sebep olduğu bileşimlerle meydana gelen yüksek glisemik direnci olmadığından, safran ve çiçeği reçelinin vücuda taşıdığı glisemik indeksi düşüktür.

Safran ve safran çiçeği reçeli içinde şekere dönüşen karbonhidradların oranı sıfıra yakın olduğundan glisemik indeksi (karbonhidrat içeren besinlerin kanda şekere dönüşme / kan şekerini yükseltme katsayısı) son derece düşüktür. Şekere dönüşme oranı düşük olduğundan varlığını uzun süre korur. Dolaysıyla düşük kan şekerini dengelerken metabolizmaya verdiği doygunluk mesajları ile kan şekerinin yükselmesine engel olur.

Glisemik indeksi düşük olması nedeniyle kan şeker seviyesini dengede tutan safran ve safran çiçeği reçeli, şeker hastalarının tüketebileceği besinler arasında yerini alır. Kan şekerini dengeleyen reçel, bünyenin tokluk hissini korur. Şeker, tatlı alma, yeme arzularını engeller.

Safranın pozitif etkileri dışında reçellerde yağ olmaması ve sıfır kolesterol olması nedeniyle de: kötü kolesterolü (LDL. İyi kolesterol HDL) düşürmesiyle birlikte, kalp ve dolaşım sistemi (kardiyovasküler sistem) üzerindeki baskıların azalmasına, damar içi plaklanmaların oluşumuna engel olur. Dolaysıyla kalp krizi riskini azaltır.

Kilo verme sürecinde olan kimselere, tatlı ihtiyaçları için birincil olarak meyve önerildiği gibi alternatif olarak belli porsiyonlarda organik reçel de tavsiye edilir.
Yüksek kalorili diyetler önerilen kimselerin beslenme listelerinde organik reçel en kaliteli enerji kaynaklarından biri olarak yer alır.

Özellikle sabahları alındığında, kişiyi enerjilendirmesi dışında, safranın tüm sağlıksal faydalarını bünyeye taşır taşır.

Şeker hastalarının tüketebileceği besinler arasında yerini alır.
Kan şekerini dengeleyen reçel, bünyenin tokluk hissini korur.
Kötü kolesterolü (LDL) önlediğinden kalp krizi riskini azaltır.
Özellikle sabahları alındığında kişiyi enerjilendirmesi dışında, safranın tüm sağlıksal faydalarını bünyeye taşır taşır.
Kilo verme sürecinde olan kimselere, tatlı ihtiyaçları için birincil olarak meyve önerildiği gibi alternatif olarak belli porsiyonlarda organik reçel de tavsiye edilir.
Yüksek kalorili diyetler önerilen kimselerin beslenme listelerinde organik reçel en kaliteli enerji kaynaklarından biri olarak yer alır.

Bir tatlı kaşığı safran reçeli ortalama 10-15 kalori iken bir yemek kaşığı safran reçeli 20-25 kalori civarındadır. Eğer kalori alımından diyet bağlamında mutsuzluk ya da rahatsızlık duyulursa 25 kilo kaloriyi atmak için 10 dakika yürümek ya da egzersiz yapmak yeterlidir.
Reçelin faydaları arasında bize gerekli olanı da enerji vermesi. Sabah kahvaltısında yenen reçel tadından dolayı hızla kana karışır. Bu sayede güne, mutlu ve enerjik başlamış oluruz.

UYARI: bitkisel ürünler, bitki yağları ve bitki özlerinin kullanımıyla ortaya çıkması muhtemel yan etkiler ve bu etkilerden kaynaklanabilecek zararlar hakkında bilgilendirme notu.
.... Sitemiz sayfalarında yer alan bilgiler; konusunda uzman sayılan kişi ve kurumların yayınlarından derlenmekte ve ürün başlıkları altında toplanarak sizlere sunulmaktadır.
Makalelerden derlenen yazılar faydayı duyurabilmeyi, fayda sağlayabilmeyi amaçlayan bilgi içerikli yayınlardır. Dolaysıyla, bilgilendirme dışında ve bilgi verme seviyesinin üstünde kabul edilmemesi gereken detay yazılardır.
Yazılarda aktarılan bilgiler, önerilenler yada tavsiye edilen uygulamalar tedavilerde kesinlikle kullanılması önerilen REÇETE-VARİ /direktifleryazılar olarak algılanmamalıdır.
Keyfe-kader çay-tonik-katkı-bakım-masaj-tadlandırıcı... gibi kullanımların dışında kalan rahatsızlıklara çare olarak kullanmadan önce tıbbi destek aranmalı dolaysıyla doktora danışılmalıdır.
Yazılarda yer alan tavsiyelerin doğrulukları sorgulanmalıdır. Önerilen bitki ve ürünlerin gerek bitki elde ediliş yöntemleri gerekse üretimleri hakkında bilgiler edinilmelidir. Bilgiler; atadan kalma yöntemlerle alınıp-verilmemeli, bitki çeşitlenmelerindeki ve üretimlerindeki yeni gelişmeler çerçevesinde bilgilerin güncellenmesi gerekmektedir.
Yazılar daha ziyade rahatsızlıklarda fayda sağlayan yada sağlayabilecek bilgiler olarak kabul edilip, asıl tedavilere yardımcı, rahatsızlıkları önleyici, tedavileri destekleyici, vücüt değerlerini dengeleyici, eksikleri tamamlayıcı, organizmaları işlevlerine kavuşturucu, bünye bağışıklığını takviye edici, fiziksel ve mental aktiviteleri kolaylaştırıcı, vitamin ve mineral aktarıcı doğal katkıların tanıtımı olarak görülmelidir.
Doktor tavsiyesine her zaman başvurulmalı, doktor kontrolündeki tahlil sonuçlarına göre hareket edilmelidir.
Her madde ve onların sentezlenmesi ile oluşturulan en iyi ilaç bile, dozu ayarlanmadığı sürece zehre dönüşebilir.
Yılan zehiri ve diğer zehirli metaryellerde ilaç yapımında kullanılıyor. Doğada en zehirli bitkilerden de ilaç elde ediliyor. Panzehir üretimlerinde de yine o maddeler kullanılıyor.
Dozu ayarlanmamış "su" da can alabiliyor. Hayatın kaynağı sayılan suyun, aşırı alımında ve saflaştırıldığında zehire dönüşüp ölümle sonuçlanabilen durumlara yol açtığı gibi, en yararlı bitkilerde her ne koşulda ve her ne tarifte olursa olsun, kontrolsüz ve aşırı tüketimleriyle vücutta yan etkiler meydana getirebilmektedir. Vücutta bazı alerjik etkilere neden olabilmektedir.
Bu nedenle her bitki fasılalı ve kontrollü olarak dikkatlice tüketilmelidir. Dikkat edilmezse, kronik rahatsızlıklar göz önüne alımmazsa, bünyede olan diğer hastalıkları, tetikleyebileceği göz önüne alınmalıdır. Eğer bu riskler hesap edilmez yada eldeki bilgilere göre hareket edilirse faydalı olan bitkiler, sağlığı etkileyen zararlı bitkiler konumuna gelebilir.
Her aşırı yüklenmeler gibi fazla vitamin alımıda organizmaya, organlara zarar verebilir. (Ihlamur, adaçayı çok rahatlatıyor, kasları gevşetiyor diye fazlaca alındığında en azından kalp kapakcıklarını ve mide kapakcığını yumuşatır, cinsel uyarımları geciktirebilir...vb..)
Bu nedenle, derlenerek yayınlanan yazılar ve tavsiyeler doktor reçetesi gibi görülmemelidir. Özellikle, kronik rahatsızlıkları olanlar doktora danışarak kullanmalıdır.
Farklı farklı hastalıklardan tedavi görenler, sürekli ilaç kullananlar, kronik hastalıklarla mücadele edenler, alerjik hassasiyeti olanlar mutlaka doktora danışmalıdır.
Özellikle, bitki yağları, extrantları, detoks halleri yoğunlaştırılmış bitki özleri olduğundan, bitki sıvısı olmaktan uzaklaşıp neredeyse ilaç konsantresi konumuna yaklaşmaya başlamıştır. (ilaç ve hap dozajlamasından elbette kat ve kat uzaktır. Ama aşırı tüketimle bu fark azalır. Organlarda olan başka bir hastalığı tetikleyebilir ya da tedavisine sekte vurabilir. Bu nedenle aşırı tüketimden ve süreklilikten kaçınmalı. Kullanıma haftada bir kez olsun ara verilmeli ve kişilerden kişilere değişse de yarar sağladığı tespit edilen oranlarda kalınmalıdır) Sürekli kullanımlar için doktora mutlaka danışmalıdır.
Sürekli kullanımlar yerine fasılalı ve aşırıya kaçmadan alınmakla yetinmeyip, vücutta fiziki değişiklikler gözlendiği gibi mental değişiklikler de gözlenmelidir.
Alerjik bünyeye, kronik rahatsızlıklara sahip olanlar ile sürekli ilaç kullananlar daha dikkatli olmalı ve bu nedenle mutlaka doktora danışılmalıdır. Kullanılan ilaçların etkisini azaltmamak, hesaplanmayan sonuçlarla karşılaşmadan bitkilerden yararlanabilmek için.

SAFRANLI YAŞAMA DAVET EDİYORUZ...

'Sağlıklı yaşama' katkımız olursa ne mutlu bize...

En pahalı baharat olması, değerinden, kıymetinden, etkisinden ve faydasından olan safran; tüm bu özellikleri göz önüne alındığında, karşılığını kat ve kat ödeyen bir baharattır.
Etkisine bakıldığında 'pahalı' kavramının göreceli olduğu anlaşılır. Safranın, 50-80 lira (4-5 $) gibi bir fiyata satılan 1 gramıyla en az 50 fincan çayı 'sağlık iksiri' olarak içebilirsiniz.
Kahvehane çayının yarı fiyatına içebilen 'safran', sizce pahalı olabilir mi? Karşılığını veremese! 'o fiyatlara' ulaşamayacağı gibi, ekimide yapılamaz.
Fiyatını saptayan faktörlerin başında; etkisinin vazgeçilmezliği, dekardan ~0,5 kg elde edilmesi ve üretimdeki meşakkatin derecesi gelmektedir.


Safran Abla