Araştırmalara göre susam her derde deva mucizevi bir gıda olmasının yanı sıra, bedeni dış etkenlere karşı koruyan, besleyen, kasları işlevlerinde tutan, lenf düğümlenmelerinin oluşmasına, sinir sıkışması kaynaklı gerginlikleri gideren, dolaysıyla bedensel ve mental dinginliği kişiye sunan bir üründür. İçeriğindeki A, B6 vitamini, potasyum, kalsiyum, demir, sodyum, magnezyum gibi minerallerle lif (diyet lifi), flavonoidler, antioksidanlar, omega 6 yağ asitleri bakımından tedavi edici ve koruyucu bir besin kaynağıdır.
Susam yağıda zeytin yağı gibi tarihin en eski yağlı tohumlardan biri. Susam direk gıda olarak kullanıldığı gibi yağ olarakta yaygın olarak kullanılmaktadır. Besin olarak kullanılmasının yanısıra koruyucu ve tedavi edici özelliklerinden faydalanılmaktadır. Susam; içerdiği omega-6 yağ asitleri, flavonoid fenolik antioksidanlar, vitamin, lif ve potansiyel anti kanser özellikleriyle sağlık için önemli bir kaynaktır.
Susam; kendisini mucizevi bitkiler kategorisine sokacak sayısız faydaları ve üst derecede yararları olan bir bitkidir. Susam yağı, çeşitli rahatsızlıklar üzerinde gösterdiği tedaviye yönelik etkileri sunucunda, kullanımı tavsiye edilen bir ürünüdür. Sağladığı faydalar ve sağlıklı yaşama katkılarından dolayı kullanımı oldukça yaygındır.
Susam yağı, diğer özelliklerinin yanı sıra kalp ve damar sistemini destekler. Yüksek kan basıncını önlemekte etkilidir. Bu korumacılığıyla yüksek kan basıncının neden olduğu kalp krizi riskini düşürür. Tansiyon yükselmesi gibi birçok rahatsızlık riskini azaltır ve kontrol altında tutulmasını sağlar. Ağız yoluyla alındığında kasların ve sinir sisteminin gelişimini sağlar. Masajla birlikte cilde uygulandığında da kaslarının ve sinirlerinin gevşemesini sağlarken aynı zamanda dokuların absorbe ettiği mineralleri sayesinde kas ve sinir gelişimide sağlanır.
Susamın mono-doymamış yağ asidi ve oleik asit açısından zengin olması nedeniyle yağlı asitlerin % 50’sini etkisiz hale getirdiği görülmüştür. Oleik asit, kötü kolesterol olarak bilinen LDL seviyelerini azaltmakta diğer yandan kandaki iyi kolesterol olan HDL seviyelerini artırmaktadır. Bu haliyle susam, kolesterol seviyesini kontrol ederek koroner arter hastalığı ve felç gibi durumları önlemede faydalıdır.
Dolaysıyla susam yağı; damar içini önce yağ tabakasıyla plaklayıp (tabakalayıp) daha sonra tıkanmaya kadar giden süreci başlatan, damar tıkanmalarının/daralmalarının mimarı olan kolesterolün ilerlemesi engeller. Kolesterol ilerleyişinin durdurulmasıyla, geriye doğru temizlik amelyası başlatır. Damarlar temizlenip açıldığından, kan akışı normale döner, kalp rahatlar, görevini zorlanmadan yapar, damarların çeperleri, kalp kapakçıkları yüksek basınç altında çalışmaktan kurtulur. Normal işlevine kavuşan kalbin kriz seviyesi başka nedenler olmadığı sürece sıfıra inmiştir. Susamın sahip olduğu doğal yağlar nedeniyle kalp (kardiyovasküler) sistem üzerindeki yükü azalıp kan basıncını kontrol altına alır.
Kalp sağlığı için çok önemli olan, kasları gevşeterek damarların sıkışmasını ve kaslar tarafından sıkılmasını önleyen magnezyum -zengini de olması kalp sağlığının korunmasında önemli bir rol oynar.
Kalp ve dolaşım sistemi (kardiyovasküler sistem) üzerindeki zorlanmalar minimize hale gelmiştir. Yüksek tansiyon sorunu asgariye inerek kan basıncı dengeye kavuşur. Kan basıncını düzenlemesi nedeniyle kalp krizi riskini azaltırken, kan basıncını rahatça dengeler ve yüksek tansiyonu düşürerek dengede tutmaya başlar.
Dolaşım sistemini rahatlatması, bedeni dinginleştirmesi, stresten uzak tutması, kan seviyesini yükseltip kan kalitesini artırması nedeniyle beynin daha iyi çalışmasını, zihnin açılmasını, odaklanmanın artmasını sağlar. Bir bakıma, enerji metabolizmasını düzenleyici, sakinleştirici özelliğiyle doğal anti-depresantdır.
Yüksek kan basıncının kalbi yorduğu göz önüne alındığında Susam, kalbin üzerinde oluşan baskıyı gideren ve kriz riskini en aza indiren besin kaynağı olarak görülebilir.
Anksiyete durumunu önler: Susam anksiyetenin (endişe ve kaygı) azaltmasıyla bilinen temel vitaminler ve niasin açısından oldukça zengin bir kaynaktır. Tohumları 100 gramında günlük niasin ihtiyacının yaklaşık %28’ini barındırmaktadır. Böylece beyin içindeki GABA (y-aminobütirik asit) etkinliğini geliştirmek, anksiyete ve nevroz (sinir hastalığı) gibi durumların azalmasını sağlamaktadır.
Susam ve susam yağı, yüksek antioksidan madde olması sebebiyle, vücudu öncelikle serbest radikallere karşı korur. Antioksidan etkin maddeleri ile de kanın temizlenmesine yardımcı olur.
(Antioksidan: yağların oksidasyonunu yavaşlatan maddeler. Oksidasyonlanma ile oluşan moleküler yapılar olan "RADİKALLER" ile savaşan maddeler. Antioksidan madde: vücuttaki kimyasal süreçte oluşan oksitlenme ile ortaya çıkan serbest radikallerin -ör: damar yağlanması- meydana gelmesini önleyen ve onlarla savaşan madde)
(Radikal madde: Vücuttaki hücreler ve yemek-solunum yoluyla giriş yapan bileşimler parçalandıktan sonra büyük değişikliklere uğrar. Bu değişikliklere yol açan moleküler yapılara serbest radikaller denir. Bunlar vücudun yaşlanmasında, kemiklerin zayıflamasında, saç ağarmasında ve dökülmesinde, cildin yaşlanma- kırışma ve matlaşmasında, kalp krizi riskinin artmasında, farklı kronik dejaratif -oluşumunda tümör, travma, veya yangı / iltihaplanma gibi etkenler bulunmayan- deformeye bağlı rahatsızlıklarda, eklem ağrılarında ve değişik kanser türlerinin oluşmasında etkin rol oynayan maddelerdir)
Antioksidan özelliğinin yanı sıra, susamda bulunan temel vitamin ve mineraller kanser riskini azaltmaya destek olmaktadır. Magnezyum gibi güçlü anti kanserojen etkisi dâhil olmak üzere birçok minerali sunmaktadır. Aynı zamanda antioksidanlar da içeren susam serbest radikallerle savaşarak sinir bozucu etkilerini azaltmayı başarmaktadır. Susam lösemi, meme, akciğer, pankreas, kolon ve prostat kanserleri gibi kanser türlerini önlemede etkili olabilmektedir.